28.2.06

Yaşam Çiçeği

Bir Çiçek ki ondan bütün meyveler çıkmış, bir Zeka ki ondan bütün varoluşun kendisi, yaşam fışkırmış. Bu yazıyı gören gözler, okuyan zihin ve idrak eden bilinç aslında kudretli bir mimarın kusursuz hayal gücü imiş. Öyle basit ama öyle karmaşık bir şablonda dönmekteymiş ki herşey, yaratıcısından ayrı düşmüş bilinçler o bilgiden korkmuş. Varoluştaki o paradoksal sır; bilmeye, anlamaya çalışmayanı savurmuş da savurmuş. Ama zaman dönmüş dönmüş ve öyle bir noktaya gelmiş ki cehaletin karanlığı şaşkın düşmüş. Çünkü o karanlığın içine kristalimsi ışık hatları dolmaya başlamış, o sümüksü karmaşayı sanki belli bir noktaya ulaştığında çatlatacakmışçasına sevgi-bilgi ve güç yaymaktaymış bu ışık. Cehalet gerçekten şaşırmış da şaşırmış. Şaşırdıkça kendi üstünkörü düzeni iyice kaotikleşmeye başlamış. Sokakta huzurla iki adım atmanın zor olduğu zamanlarmış bu zamanlar.

Ama destek sonsuzmuş. Yaradılış öylesine şakacıymış ki, bütün cevapları ve anahtarı her bir ayrı düşmüş kayıp bilincin içine yerleştirmiş. Tahmin ettiğiniz gibi ayrı kalmış bilinçler burnunun dibindeki çözümü hep uzaklarda aramışlar. Fakat zaman döngüsünün bu acaip noktasında, yaşam çiçeği tekrar insan bilincine sunulmuş. Çok özel bir zaman başlamış. Çünkü ayrılık ve savaş bulutunun içinde hepsini birden şifalandırıcak kusursuz ve sonsuz bir bilgi ışığı yayılmaktaymış.

Ayrı bilinçlerin tukaka deyip itelediği, dünyayı yönetmekle suçladığı görünmeyenin bilgisi artık görünür olmuş. Ama ayrı olan zihinler onu araştırmaya pek yeltenmemiş, çünkü çoktan düşünme tembeli olmuşlar. Kendilerine sandıklarından da fazla zihinsel kölelik ızdırabı yarattıkları için bu kaçınılmaz olanmış. Zavallı bilinçler aslında şefkat dolu Anne'nin ve bilgelik dolu Baba'nın kucağında oturmayı bilinçaltlarında deriinden ister olmuşlar. Ama çoğu bireyin kendine ait ilüzyon perdesi epey kalınmış İşlerin yanlış gittiğini görebilen bazı heyecanlılar ise aşırı tepki gösterip hem kendilerine hem de o düşük seviyeli ortak bilince daha çok karmaşa tohumu ekmişler. İnsanoğlu yol yordam bilmez olmuş, kendini tanımaz olmuş. Aslını unutmuş.

Hakikat'in bilgeliğinin uyanış çağrısı, Dünya'da, bir kez daha ve bu sefer eskiden hiç olmadığı kadar zengin bir şekilde esmeye başlamış. Borusu her bireyin kalbinde öyle içten içe çalıyormuş ki o çağrıyı duyan her önyargısız ve özgürleşmek isteyen ruh ani bir bilinç sıçraması yaşıyormuş, kulaklarını tıkayanlar ise çoğunlukmuş ne yazık ki.

Frekans gittikçe yükseliyor; kristalleşen bilinçle bilinçsiz olanın arasındaki uçurum giderek artıyor; ortalıkta müthiş olaylar oluyormuş.

Bilginize arz edilir.

Çiçeği görün, çiçeği bilin, çiçeği anlayın. Gerçekten yaşayın.

7.2.06

transformation of self no.2


Görünen herşey görünmeyenin tezahürüdür. Bir kere o büyük gizemin varlığından haberdar oldunuz mu, o gizemi her yerde görmeye başlarsınız. Her yerde ve her an. Son derece zeki bir evrende yaşıyoruz. Bilinç ona izin verdiğiniz sürece her an size akar. Dünya belli kuralların olduğu bir yer. Bizim belirlediğimiz kurallar. Bu ilk olarak özgür iradedir. Seçme özgürlüğü. Bu müthiş bir hediyedir. Bunun sorumluluğu altında ezilmekten sıkılmadınız mı artık? Halbuki her an bir seçimle karşı karşıya olduğunuzu farkettiğiniz anda o sorumluluk tüy kadar hafif olur. Bilinçsizlik ve cehalet ömrünün sonuna geldi. Son serzenişler ve bumm. Mortingen. Büyük simya zamanına hoşgeldiniz.

Üç Kere Yüce Hermes'e dair ne bilirsiniz?
Şimdi sizinle 7 ana hermetik aksiyomu paylaşacağım. Bunları iyi okuyun. Neredeyse bütün kutsal metinlerden daha eskidir. Ancak modern fizik bazı kısımları ile daha yeni yeni aynı kanıya varmaya başladı.

I. ZİHİNSELLİK PRENSİBİ
"Bütün zihindir, Evren zihinseldir."

II. TEKABÜL PRENSİBİ
"Yukarıdaki aşağıdaki gibidir, aşağıdaki yukarıdaki gibidir."

III. TİTREŞİM PRENSİBİ
"Hiçbir şey durmaz, herşey hareket eder, herşey titreşir."

IV. KUTUPLULUK PRENSİBİ
"Her şey ikilidir; her şey iki kutba sahiptir, her şeyin kendi zıt çifti vardır; benzeyen ve benzemeyen aynıdır; zıtların doğası bir, dereceleri farklıdır; uçlar buluşurlar; bütün hakikatler yarım hakikatlerdir; bütün paradokslar uzlaştırılabilir."

V. RİTİM PRENSİBİ
"Her şey akar, içe ve dışa; her şey dalgalanır; yükselir ve alçalır; her şeyde sarkacın salınımı vardır; sağa salınım, sola salınımla aynıdır; ritim kendini telafi eder."

VI. SEBEP SONUÇ PRENSİBİ
"Her sebebin bir sonucu, her sonucun bir sebebi vardır; herşey yasaya göre olur. Değişim bilinmeyen yasadan başka bir şey değildir; birçok nedensellik planı vardır, hiçbir şey bu yasadan azade değildir."

VII. CİNSİYET PRENSİBİ
"Her şeyde cinsiyet vardır; her şeyin eril ve dişil prensipleri vardır, Cinsiyet bütün planlar için geçerlidir."

(Kybalion)