Blog yazmayalı 1 sene olmuş.
Ben bu arada 21 yaşımı bitirdim 22 oldum.
Çok şeyin değiştiğini söyleyebilirim.
Eskisi kadar enerji fazlasından muzdarip değilim. Bir doymuşluk, bir sükunet var içimde.
Öte yandan özlemim de çoğalmış vaziyette.
Cenneti mi özlüyorum? Rabbimi mi özlüyorum? Aşkımı mı özlüyorum? Aşkım kim? Ben kimim?
Bu soruların cevapları duruma göre değişiyor.
Sükuneti bulmuş olmam demek artık Monster Magnet dinlemiyorum demek değil. Hatta şu an Temple of Your Dreams adlı şarkılarını dinlemekteyim.
Huzura kavuşmam artık partilemiyorum anlamına da gelmez.
Eskisi kadar vakit bulamasam da partisiz geçmez bu hayat. Elbet bir şekilde buluyoruz yolumuzu.
2008 sert bir sene. Ölümlerle birlikte geldi.
Yarın Sinop'a gidiyorum. İkinci ön araştırma gezimiz bu. Hayırlısıyla gidip geliriz umarım.
Selam Olsun!
PS: Metin Bobaroğlu üstadtan bir yazıyı paylaşmak istiyorum sizinle >>> ÖLMEDEN ÖNCE ÖLÜNÜZ (Ferhâd ile Şirin)